NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
144 - (445) حدثنا
عبدالله بن
مسلمة بن
قعنب. حدثنا
سليمان (يعني
ابن بلال) عن
يحيى (وهو ابن
سعيد) عن عمرة بنت
عبدالرحمن؛
أنها سمعت
عائشة زوج
النبي صلى
الله عليه
وسلم تقول:
لو
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم رأى ما
أحدث النساء
لمنعهن
المسجد. كما
منعت نساء بني
إسرائيل. قال
فقلت لعمرة:
أنساء بني
إسرائيل منعن
المسجد؟ قالت:
نعم.
[ش
(أحدث النساء)
يعني من
الزينة
والطيب وحسن الثياب].
{144}
Bize Abdullah b.
Meslemete'bnü Ka'neb rivayet etti. (Dediki): Bize Süleyman (yani İbni Bilâl)
Yahya'dan -ki bu zât İbni Saîd'dir- o da Amra binti Abdirrahman'dan naklen
rivayet etti. Amra, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'in zevcesi Âişeyi şöyle
derken işitmiş:
«Eğer Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kadınların çıkardıkları modaları görseydi, onları
Benî İsrail kadınlarının men edildikleri gibi mescide gitmekten mutlaka
menederdi.»
Râvî diyor ki: Ben
Amra'ya: «Beni İsrail kadınları mescide gitmekten menedilmişler miydi?» dedim.
Amra: Evet, cevabını verdi.
(445) حدثنا
محمد بن
المثنى. حدثنا
عبدالوهاب
(يعني الثقفي)
ح قال وحدثنا
عمرو الناقد.
حدثنا سفيان
بن عيينة. ح قال
وحدثنا أبو
بكر بن أبي
شيبة. حدثنا
أبو خالد
الأحمر. ح قال
وحدثنا إسحاق
بن إبراهيم.
قال: أخبرنا
عيسى بن يونس.
كلهم عن يحيى
بن سعيد، بهذا
الإسناد،
مثله.
{….}
Bize Muhammed b.
El-Müsennâ rivayet etti. (Dediki): Bize Abdülvahhâb (yani Sekafi) rivayet etti.
Dediki: H.
Bize Amrü'n-Nâkıd da
rivayet etti. (Dediki): Bize Süfyân b. Uyeyne rivayet etti.Dediki: H.
Bize Ebu Bekir b. Ebi
Şeybe de rivayet etti. (Dediki): Bize Ebu Hâlid el-Ahmer rivayet etti.Dediki:
H.
Bize İshak b. İbrahim de
rivayet etti. Dediki: Bize İsâ b. Yunus haber verdi.
Bu râvîlerin hepsi Yahya
b. Saîd'den bu isnadla bu hadîsin mislini rivayet etmişlerdir.
İzah:
Bu rivayetler kadının
mescide giderken koku sürünmemesi gerektiğini beyân etmektedirler. Hz. îbni
Ömer (R.A.)'in rivayetine göre babası Ömer (R.A.) *in sabah ve yatsı
namazlarını cemaatla mescidde kılan bir zevcesi varmış. Kendisine: «Ömer (R.A.)
'in bunu hoş görmediğini ve kıskandığını bildiğin halde neden cemaata
çıkıyorsun?» demişler. Kadın: «Ona beni bundan menetmeğe ne mâni var?» demiş.
Soran zât: «Onu meneden Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'in:
«Allah'ın cariyelerini
Allah'ın mescidlerinden menetmeyinl» hadîsidir.» cevâbını vermiş. Bu hadîsi
Buhârî rivayet etmiştir. Hz. Ömer in zevcesi Âtike binti Zeyd 'dir. Bu kadın
hayatlarında cennetle müjdelenen on zât'dan Saîd b. Zeyd'in kız kardeşidir. Hz.
Ömer namaza çıktıkça o da arkasından gidermiş. Ömer (R.A.) kendisine: «Bilirsin
ki ben böyle şeyi sevmem.» der; o da: «Vallahi sen beni menetmedikçe ben
cemâate gelmekten vazgeçmem!» dermiş. Bu hâl tâ Hz. Ömer'in şehâdetine kadar
devam etmiş. Hattâ Ömer (Radiyallahu anh) şehit edildiği zaman dahi kadın
mescidde imiş.
Nevevî diyor ki: «Bu
hadîslerin zahiri kadının mescide çıkmaktan men edilemiyeceğini gösteriyor.
Lâkin ulemâ yine hadîslerden alarak bir takım şartlar dermeyan etmişlerdir.
Kadının koku sürmemesi, zînetlenmemesi, sesi duyulacak ayak bilezikleri
takmaması, kıymetli elbiseler giymemesi, erkekler arasına karışmaması, genç
olmaması ve saire gibi erkeklerin ona tutulmasını mucip bir şekilde gitmemesi
ve yolda korkulacak bir mefsedet bulunmaması bu şartlar cümlesindendir.
Kadınların mescide çıkmaları hususundaki nehiy, kadın evli olduğu ve zikredilen
şartlar bulunduğu takdirde kerâhet-i tenzîhiyyeye hamlolunur. Kadının kocası yoksa
yukardaki şartlar bulunduğu takdirde onu menetmek haram olur.»
Kadının koku sürünmesi
mescide çıkacağı zaman nehiy edilmiştir.
Mescidden döndükten
sonra evinde koku sürünmesine bir mâni yoktur.
Müslim sarihlerinden
el-Ubbî yukarıda sayılan şartlardan birini yerine getirmeyen kadının çıkmakdan
menedilmesinin vacip olduğunu söylüyor.
îbni Mesleme
güzelliğiyle meşhur genç bir kadının çıkmakdan menedileceğini söylemiş. Kaadî
îyâz: «Kadın mescide çıkmaktan menedilince başka bir maksatla çıkması bil evlâ menedilir»
diyor. Koku sürünmenin menedilmesi erkeklerin şehvetini tahrik edeceği içindir.
Zînet ve güzel elbise de mânâ itibariyle koku hükmündedir.